AKP Grup Başkanı Abdullah Güler, sokak köpeklerinin öldürülme planlarına ilişkin olarak, “Barınaklardaki yaşam kalitesinin artırılması için gerekli tedbirleri almamız lazım. O tedbirlerden biri de bu türden hayvanlarımızın, onlara acı vermeden, eziyet çektirmeden, merhamet iklimimize uygun olarak ötanazi yoluyla hayatlarına son vermektir.” dedi.
Güler, AKP Genel Merkezi önünde gazetecilerin “sahipsiz hayvanlara yönelik düzenleme” kapsamında yürütülen çalışmalara ilişkin sorularını yanıtladı.
Çalışmada gelinen son durum sorulan Güler, çalışmaya ilişkin tutanakları dün AKP MYK toplantısında Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’a sunduklarını belirtti.
Düzenlemeye ilişkin son rötuşları yapacaklarını ifade eden Güler, “Muhalefet partisi grup başkanvekilleriyle görüşmek suretiyle bu hafta sonuna doğru Meclis Başkanlarımıza teklifimizi vereceğiz. Teklifimiz 5199 Sayılı Kanun’daki bazı maddelerdeki değişiklikleri öneriyor. 5996 Sayılı Veteriner Hizmetleri Kanunumuz da var. Onunla birlikte bir düzenleme, oradan da atıflar var.” diye konuştu.
Güler, Adana’da sahipsiz köpeklerin saldırısına uğrayan Suriye uyruklu Abbas Haşmet’e de geçmiş olsun dileklerini iletti.
“Sokaklar güvenli bir alan olarak tarif edilemez.” diyen Güler, şunları söyledi:
“Köpeklerimizi, hayvanlarımızı daha korunaklı, daha güvenli alanlara almamız gerekiyor. Çok nitelikli barınaklara almamız gerekiyor. Bakanlıklarımızın güçlü desteğiyle barınakların imkanlarını artırma, ciddi bir kısırlaştırma, aşılama, aynı zamanda sahiplendirme noktasında çok güçlü bir çalışmaya metnimizde yer vermeye arzu ediyoruz.”
“Gerekli tedbirleri almamız lazım”
Bir gazetecinin, “kamuoyunun, bu çalışmada en çok merak ettiği konunun zararlı hayvanların uyutulması olduğunu” belirtmesi üzerine Güler, 5996 Sayılı Veteriner Hizmetleri Kanunun 9. maddesinin olduğunu anımsattı.
Bu kanunun şu an yürürlükte olduğuna dikkati çeken Güler, şunları kaydetti:
“9. madde, kuduz riski taşıyan, rehabilite edilemeyecek şekilde azgınlaşmış, barınaklarda diğer hayvanlara zarar veren, hastalık riski noktasında barınakta kalma imkanı kalmayan hayvanların ötenazi yoluyla hayatlarına son vermeyi emrediyor. Yani bu kanun şu anda var. Sokaklardan barınaklara hayvanlarımızı alıp hem kısırlaştırma hem sahiplendirme hem de aşılama noktasında güçlü bir destek verirken barınaklarda kalma imkanı kalmayacak. Hayvandan hayvana, hayvandan insana ciddi manada sağlık riski taşıyan, rehabilite edilme imkanı kalmamış, çok farklı ırklardaki hayvanların barınaklarda diğer hayvanlara zarar verdiğini görüyoruz. Aynı zamanda çok önemli bir kuduz riski tehlikesi… Dolayısıyla bunu da göz önüne almamız gerekiyor. Barınaklardaki yaşam kalitesinin artırılması için gerekli tedbirleri almamız lazım. O tedbirlerden biri de bu türden hayvanlarımızın, onlara acı vermeden, eziyet çektirmeden, merhamet iklimimize uygun olarak ötanazi yoluyla hayatlarına son vermektir.”